Ömer Onan: 3 liralık oyuncuya 10 lira vermeyin

TBF CEO’su Ömer Onan son gelişmelerin ışığı altında Basketfaul’ün sorularını yanıtladı. Kulüplerin ekonomik yapısından, dövizdeki yükselişe, yayıncı kuruluştan disiplin kuruluna, basketbol okullarından antrenör eğitimine, transfer yasağından BGL’ye kadar geniş bir yelpazede farklı konulara değinildi.

3 LİRALIK OYUNCUYA 10 LİRA VERMEYİN

Hidayet Başkan ve ben iki yıldır bütün toplantılarda kulüp temsilcilerine ‘Bütçenizi iyi hesaplayın ve bütçenin içinde kalın’ diye defalarca uyardık. Fenerbahçe ve Anadolu Efes’in belli gelir kaynakları var, onlar yüksek bütçe yapabilirler. Aynı durum Avrupa ligleri için de geçerli. Bazı Euroleague takımları büyük bütçelere sahip, diğerleri ise 2-3 milyon euroluk denk bütçelerle sağlıklı şekilde yaşamlarını sürdürebiliyor. Devlet ve federasyon olarak olanaklar çerçevesinde kulüplere destek veriyoruz ama birçok kulüp gelirinin üzerinde sorumluluklara girince zorlandı. 3 liralık oyuncuya 10 lira verdiklerinde uyardık ama sesimiz bazılarına ulaşmadı.

MALİ DİSİPLİN İÇİN AVRUPA’YI İNCELİYORUZ

Federasyonda göreve başlayalı iki yıl oldu, herkes herşeye kısa sürede çözüm bulmamızı bekliyor ama önemli kararlar alırken çok dikkatli davranmalıyız. Mali disiplin konusunda hazırlıklarımız var ve mutlaka hayata geçireceğiz. Yeni Ligler Direktörümüz Derya Yannıer önümüzdeki dönemde İtalya, Fransa, Almanya, İspanya’ya giderek mali disiplin konusundaki uygulamaları inceleyecek. Yannıer’den de gelecek raporun ışığı altında kulüplerin daha sağlıklı mali ortamda faaliyetlerini sürdürecekleri kararları alacağız. Ancak denk bütçe konusunda çok katı olmamamız gerektiğini biliyoruz, çünkü bunu Avrupa’da sağlayamıyor. Belli esnekliklerle mali disiplin uygulamalarını belirleyeceğiz.

Sözleşme yükümlülüklerini yerine getirenlerle getirmeyen kulüpler arasında ayırım yapacağız. Gelirleri dağıtırken federasyon olarak ödemelerini düzgün yapan kulüplerin payını artırmayı düşünüyoruz. Böylece diğerlerinin de bu gelirlere kavuşmak için daha titiz çalışacaklarını umuyoruz.

TRANSFER YASAĞI OLAN KULÜPLERİ HERKES BİLİYOR

Transfer yasağı koyduğumuz kulüpleri açıklamamış olmamızın bir etkisi olduğunu düşünmüyoruz. Oyuncular, koçlar, menajerler bu kulüplerin hangisi olduğunu biliyor.

Kulüplerin mali açıdan toparlanması açısından işi bilen genel menajerlere yetki verilmesi fayda sağlayacaktır. Kulüplere özellikle tribün gelirlerini artırması için özel çalışma yapmalarını öneriyoruz.

KULÜPLER YARDIMLAŞMALI

5 yabancı kuralının Türk Basketbolu için çok önemli olduğu kanaatindeyiz ancak burada bir önemli konu daha var: Kulüpler kendi aralarında yardımlaşmalı, birbirlerine yakınlaşmalı ve oynatamayacakları oyuncuları kiralamalı. Böylece hem oyuncular gelişecek, hem de kiralandıkları takımlara bir yıl sonra daha hazır olarak dönecek.

SPONSORLAR VE KULÜPLERLE BİRLİKTE BİR AİLEYİZ

Biz federasyon, kulüpler, sponsorlar olarak basketbol ailesiyiz. Döviz konusundaki son gelişmelerin ardından sağlıklı olarak yolumuza devam etmemizi için birbirimize nasıl yardımcı olacağımızı belirlemek amacıyla ilk fırsatta bir araya gelip fikir alış verişinde bulunacağız.

YAYINCI KURULUŞA DESTEK KAMPANYASI

Tarihin en büyük naklen yayın ihalesini yaptık. Biz gelirin yüzde 10’unu alacağız ve geri kalan bölümü kulüplere dağıtacağız. Kadın liginin erken ligiyle birlikte ihaleye girip maçlarının yayınlanacak olması de bir başka tarihi olaydır.

Hep birlikte sponsorlara destek olmalıyız. Bizim için çok iyi şartlarda sözleşme imzaladığımız Tivibu’nun yayılması için kulüpler taraftarlarına ulaşarak kampanya başlatmalı. Tivibu ne kadar çok yeni abone bulursa basketbol o kadar çok kazanır.

Abdi İpekçi’nin yerine planladığımız kompleks Türk Basketbolu’nun kalbi, merkezi olacak. Gerekli prosedürlerin tamamlanmasının ardından kompleksin yapımına başlanacak. Burası 24 saat bir yaşam alanı olacağı gibi, elde edilecek gelirle işletme yükünü de hafifletecek.

BGL ÇOK YARARLI

BGL’nin Türk Basketbolu’na büyük yararlar sağlayacağı muhakkak. Yıllardır üst ligde oynayıp altyapısı olmayan kulüpler de artık oyuncu yetiştirmeye ve geliştirmeye başladı. Ayrıca iyi genç takımlar da daha fazla sert ve denk maç oynamanın yararını gördü ve görmeye devam edecek. Önemli olan oyuncuların 19-21 yaşları arasında ne yapacağı ki, daha önce de belirttiğim gibi kulüpler bu konuda birbirlerine yardımcı olmalı, en azından oyuncuların çifte lisansla daha fazla oynamasına destek vermeli.

OYUNCU GİBİ ANTRENÖR EĞİTİMİ DE ÖNEMLİ

Eğitim Kurulu Başkanlığı’nı kabul eden Aydın Örs ve ekibi olağanüstü yoğunlukta çalışarak daha iyi antrenörlerin yetişmesi için mesai harcıyor. Nasıl yerli oyuncuların üzerinde duruyorsak, daha iyi yerli antrenörler de bir o kadar önemli. Antrenörlerin de hiç bir zaman bilgilerini yeterli görmemeleri, gelişmeleri takip etmeleri, mutlaka yabancı dil öğrenmeleri şart.

DOĞRU ÇALIŞMAYAN BASKETBOL OKULLARINI AÇIKLAYACAĞIZ

Basketbol okulları üzerinde bir yaptırımımız yasalara göre mümkün değil ama onların bize akredite olmalarını sağlayacak ve çalışmalarını takip edeceğiz. Bizim belirlediğimiz sistemle çalışanların dışındakileri kamuoyuna açıklayarak, “Şu basketbol okulu doğru çalışmıyor. Oraya çocuğunuzu göndermeyin” diyeceğiz. Basketbolda bir ekolümüz olması gerekiyorsa herkesin doğru eğitim veriyor olması şart.

Disiplin Kurulu kendisine verilen raporların ışığı altında karar veriyor. Bu konuda standartın sağlanması için yoğun şekilde çalışılıyor. Ligin marka değerinin zedelenmesine izin vermememiz gerekiyor ama tabii ki rapora yazılması gerekenler var, yazılması gerekmeyenler var. Raporlarda nelerin mutlaka yer alması yani ‘olmazsa olmaz’ konusunda bir liste çıkarıyoruz.